İnşaat ve iş makineleri sektöründe yaşanan gelişmeleri, 27 yıldır hiç ara vermeden okuyucularına aktaran Makina Market, hala ilk sayıdaki heyecanı ile yayın hayatını sürdürüyor.
Abonelik Formu
Abonelik Formu

ENOCH ile tek platformda birden fazla makine!

Modüler Makina, yalnızca bir platform üzerine farklı donanımlar eklenerek lastikli yükleyici, traktör ve teleskopik forklift olmak üzere 3 temel makineye dönüşebilen ENOCH’un prototipini tamamladı. Elektrikli, internete bağlı ve otonom çalışabilen insansız modüler bir iş makinesi olarak dikkat çeken ENOCH; endüstriyel, inşaat ve tarım makinelerinin yapacağı tüm işlerde görev alıyor. 15-45 dakika arası sürede dönüşümüyle birçok makinenin yapabileceği işi tek başına yapan ENOCH, maliyetleri ve karbon salımını da azaltıyor. Makina Market olarak kullanıcılarına dünyada bir ilki yaşatacak olan ENOCH’u üreten Modüler Makina’nın Kurucusu Mansuri Çaynak ile bir araya geldik ve sorularımızı yönelttik.

Mansuri ÇAYNAK – Modüler Makina Kurucusu

Modüler Makina ne zaman kuruldu?

Modüler Makina, ENOCH konseptini geliştirmek amacıyla 2017 yılında Teknopark İstanbul’da konsept projemin kabulü ile kuruldu. Sektöre girdikten sonra aklımda daima iş makinesi sektörüne yenilik getirecek, ortak bir platform kullanarak tipi değişen modüler makine üretme fikri vardı. “Kullanıcılar neden kendi yürür bir platform üzerine yapacakları işe uygun hazır donanım ekleyerek makineyi lego gibi oluşturamasın?” diye düşündüm. Şu anda bu düşüncemi hayata geçirmiş bulunuyorum.

Modüler Makina’nın faaliyet alanları hakkında bilgi verebilir misiniz?

Şirketimizin tek amacı elektrikli modüler iş makinesi dizayn etmek ve geliştirmek. Buna ek olarak makinelerin seri üretimlerini ve satışlarını yapmayı da planlıyoruz.

Hangi ürün grubunda üretimler yapıyorsunuz?

İlk makinemiz ENOCH’un lastik tekerlekli yükleyici versiyonu. Dönüşeceği makine tipine göre ağırlığı 7-8.5 ton arasında değişebilen makine, 6 ton dört çeker elektrikli modüler platform üzerine kurgulandı. Ardından uzaktan kumanda kullanarak, platformun arazi testlerine başladık. Yükleyici donanımı, hidrolik güç modülü ve jeneratör modülünü ekleyip fonksiyon testlerini birkaç hafta içinde tamamlamayı planlıyoruz. Sonrasında kabin modülü eklenerek, insanlı olarak testlere devam edeceğiz. Dijital ikiz kullanılarak sanal testleri tamamlanan platformumuzun gerçek ortam testlerini de tek bir prototip ile tamamlayıp ön seri üretime kısa sürede geçmeyi planlıyoruz. Traktör ve telehandler donanımları için yürüttüğümüz çalışmalarımız ise devam ediyor.

Geliştirdiğiniz modüler elektrikli araçları ve sistemleri anlatabilir misiniz?

Makinemizin ismi “Electric”, “Next-Generation”, “Operational” ve “Commodity Handler” kelimelerinin baş harflerinden oluşuyor. ENOCH; elektrikli, çok amaçlı, geliştirilebilir, internete bağlı ve otonom çalışabilen insansız modüler bir iş makinesi. Yüksek teknolojiyi kullanarak pazardaki endüstriyel, inşaat ve tarım makinelerinin yapacağı tüm işlerde görev alabilen yapıdaki ENOCH, afet ve yangın müdahalelerinde de insansız olarak kullanılabilir. Modüler yapısı sayesinde kazı, yükleme, kaldırma, nakliye ve beton işleri gibi farklı görevleri yürütebilen makinemizin kontrol birimine uzaktan erişilebiliyor ve yazılım güncellemesi yapılabiliyor.

Dünyada bir ilk olan modüler iş makinesi ENOCH’un üretim sürecini bizlerle paylaşabilir misiniz? Fikir aşamasından üretime kadar neler yaşandı?

ENOCH projesi ilk olarak 2019’da Avrupa Komisyonu’ndan “Mükemmellik Mührü” ödülü, ardından 2020 yılında Tübitak Teydep Ar-Ge desteği aldı ve prototip çalışmalarına başlanıldı. Sanal modelleme ile geliştirilen ve komponent markalarından bağımsız olarak tasarlanan ENOCH için öncelikle makine tiplerini detaylı inceledik. Tahrik sistemini; verimlilik ve çevreye vereceği zararları minimize etmek için elektrikli yapmaya karar verdik. Makinede bulunan platformu, işi yapan donanımların platform üzerindeki konumunu ve eklemelerin nasıl yapılacağını planladık. Sonrasında mühendislik yazılımları kullanarak, makine sisteminin tamamının dijital ikizini geliştirdik. Makineden bağımsız olan parçalar, kendi bünyemizde geliştirdiğimiz elektronik kontrol ünitesi ve algoritmalar ile drive-by-wire şekilde çalışıyor. Yani direksiyonlama, gaz-fren ve diğer kumandalar; elektronik sinyaller ile harekete çevriliyor ve sistem akıllı algoritmalar sayesinde bir bütün olarak çalışabiliyor. Aracın genel boyut tasarımları yapılırken kompakt-orta boyutlu bir iş makinesi platformu düşünüldü. Bu doğrultuda pazardaki 4.5 ton kapasiteli arazi forkliftleri, 1,5 m3 genel maksat kovalı lastik tekerlekli yükleyiciler ve 150 HP kategori 3 bağlantı tipli tarım traktörleri incelendi. Ardından genişlik, uzunluk ve akslar arası mesafe genel hatlarıyla oluşturuldu. Platformun genişliği tekerlekle beraber 2.400 mm, aks merkezleri arası mesafe 3.000 mm, platform durumundaki yerden yükseklik 1.400 mm ve karın altı yükseklik 490 mm.

ENOCH, piyasada nasıl karşılandı? Aldığı geri bildirimler ne yönde oldu?

Makinemiz henüz prototip aşamasında. Şu anda doğrulama ve onay testlerine devam ediyoruz. Şimdiden Türkiye ve Avrupa’dan talep almaya başladık. Ülkemizde özellikle tehlikeli bölgelerde insansız bir şekilde müdahale edebilmesi için görüşmeler yürütüyoruz. Yurt dışından ise tünel çalışmaları ve emisyon sınırı olan şehir şantiyeleri için özel amaçlı istekler alıyoruz. Aynı zamanda modüler makine projemiz ENOCH; 2019’da Avrupa Komisyonu’ndan Mükemmellik Mührü, 2021’de İstanbul Uluslararası Buluş Fuarı’ndan bir altın madalya ve Zagreb Uluslararası Fuarı’ndan bir başka altın madalya daha alarak, şimdiden endüstride tanınırlık kazandı. Makinemizin 2020 ve 2021’de modülerlik ve platform yapısı patentlendi.

ENOCH’un sağladığı avantajları detaylandırabilir misiniz? Modüler iş makinesi kullanmanın faydaları nelerdir?

ENOCH’un modüler yapısı; makine üretimi, stoklama ve sahip olma şeklini değiştirerek maliyetleri düşürüyor. Araç elektrik tahrikli olması sayesinde karbon salınımı yapmadan çalışıyor. Ayrıca birden fazla makinenin işini tek başına yapabilmesiyle de karbon salınımını azaltma yönünde olumlu etkiler sağlıyor. ENOCH’un modüler yapısı sayesinde; sektörlerde gereksinim duyulan ağır hizmet aracından beklenen birçok kullanım senaryosu tek bir platformda toplanmış oluyor. Makinemiz fabrikada değil, yapılacak işe göre kullanıcıda veya satış kanallarında oluşturuluyor ve bu sayede elde bulundurma maliyeti de önemli ölçüde düşüyor. Bilindiği üzere iş ve zirai makine üreticileri, çevreyi kirleten ve gürültülü çalışan içten yanmalı (dizel) motorlar yerine artık elektrikli motorlar ve batarya kullanarak, elektrikli makinelere geçiş sürecini başlattılar. Ancak bu adım beraberinde limitli batarya ve kapasite, aynı zamanda toplam maliyet artışını da getirdi. Hali hazırdaki dizayn ile dizel bir traktörü veya iş makinesini elektrikli yaparsanız üzerine koyacağınız batarya yetersiz kalıyor. İlave batarya veya batarya şarjını sağlayacak ikinci güç kaynağı yerleştirecek yer de bulamıyorsunuz. Doğal olarak makine çalışması kısıtlanıyor. Biz bu engelleri platforma ilave batarya veya ilave jeneratör koyarak aşabiliyoruz. 65kWh kapasite 250 kWh’e kadar çıkabiliyor veya şarj imkanı olmayan yerlerde çalışmak için jeneratör ekleyebiliyoruz. Çünkü platformda ilave güç kaynaklarını koyabileceğimiz yerimiz var. Dolayısıyla makinemizin modülerliği tip değiştirmesinin yanı sıra, güç sistemini de yapılandırıp değiştirmek için kullanılabiliyor. Yani çok amaçlı esnek bir platformdan oluşan makine sistemimiz ENOCH’un bize elektrikli makinelere geçiş sürecinde rekabet ederken de avantaj sağlamasını öngörüyoruz.

ENOCH, uzaktan kontrol edilebilecek mi? Bu durum şantiyelerdeki işleri nasıl etkileyecek?

Makinemiz standart olarak uzaktan kumanda ile beraber geliyor. Operatörler bu kumanda ile makineyi kullanabiliyor. Ayrıca opsiyonel olarak sunacağımız ve şu anda denemelerini yaptığımız uzak noktadan kullanım seçeneğimiz de var. Makineyi internet bağlantısı olan bir ofis veya merkezden görüntüleyerek tam fonksiyonlarıyla kullanabiliyorsunuz. Bu özelliği devreye sokmak için herhangi bir masraf yapmıyoruz. Zaten drive-by-wire yapıda olan ENOCH’a dronlarda hali hazırda kullanılan bir bağlantı modülünü koymak yeterli oluyor. Operatörlerin çalışma alanlarına gitmeden ve riske girmeden makinelerini kullanacağı günler ENOCH ile mümkün olacak.

ENOCH tam olarak hangi araçlara dönüşebiliyor? Hangi çalışmalarda yer alabilir?

ENOCH, dizayn kriterinde lastikli yükleyici, traktör ve teleskopik forklift olmak üzere 3 temel makine esas alındı. Donanımlar bu 3 makineye uygun tasarlandı. Ayrıca ENOCH, araç üstü ekipman üreticilerinin hazır donanımlarını da küçük değişikliklerle kendisine uyarlayabilecek şekilde. Bu özellik sayesinde platform üzerinde çok sayıda iş makinesi oluşturulabiliyor. Örnek verecek olursam makinemiz arazi vinci, lastikli ekskavatör, bakım platformu, tünel delicisi ve beton makinesi gibi çok çeşitli araçlara insansız veya insanlı olarak dönüşebiliyor, otonom olarak çalışabiliyor.

Makine ne kadarlık bir süre içerisinde dönüşüm sağlayabiliyor?

Kullanıcıların araç türleri arasında geçiş yapması 15-45 dakika sürecektir. ENOCH bir gün içerisinde hem lastik tekerlekli bir yükleyici hem telehandler hem de traktör olarak çalışabilir. Bu donanımlar modüler bir forklift yardımıyla veya opsiyonel olarak sunulacak sabit, elektriğini ENOCH’dan alan bir vinç yardımı ile hayata geçirilebilir.

Makine gücünü nereden alıyor ve kaç saatlik çalışma süresi oluyor?

ENOCH da standart olarak su soğutmalı 600V 65 kWh Li-İon batarya sunuluyor. Yine makinemizde standart olarak sunulan 22 kw gücünde AC şarj cihazımız sayesinde herhangi bir sanayi elektriği olan şantiye veya fabrikada ortalama üç saatte şarj olabiliyor. Aynı zamanda DC şarj imkanı olan yerlerde bir saatte hızlı şarj da mümkün. Bu şarj, standart batarya ile hafif çalışmalarda (arazi forklifti ve vinç gibi) tüm gün boyunca yetebiliyor. Yoğun bir çalışma yapılacaksa ilave batarya konularak aralıksız çalışma sağlanabiliyor. Şarj imkanı olmayan şantiyelerde 44 kW gücündeki DC jeneratör ile tüm gün hibrit olarak çalışabiliyor.

Karbon salınımını engellemek ve sürdürülebilirliği sağlamak adına çalışmalarınızı sürdürecek misiniz?

Avrupa’da Oslo, Kopenhag ve Helsinki başta olmak üzere birçok şehir şantiyelerde sıfır emisyon şartlarını getirmeye başladı. Bu şehirler dünyanın ilk sıfır emisyonlu şantiyelerini yönetmeye çalışırken, Avrupa’daki müteahhitler üzerinde elektriğe geçiş yapma baskısı arttı. Biz de özellikle düşük ve sıfır emisyon bölgelerini pazar olarak görerek, hassasiyetle yaklaştığımız bu konudaki çalışmalarımıza yoğun bir şekilde devam ediyoruz.

SAHA Girişim Programı ile yurt dışına açılıyorsunuz. Bu program hakkındaki düşüncelerinizi paylaşabilir misiniz?

Genel olarak ülkemizde yazılım firmalarını destekleyen bir girişimcilik yapısı oluşmuş durumda. Ancak dizaynı uzun sürenler, görece pahalı olan prototip ve fikirler desteklenmiyor. Makine sektöründe SAHA Girişim, ülkemizde bu sektördeki yenilikçi start-upları destekleyen bir ilk oluyor. Bilgili ve yetenekli yönetim kadrosu ve sektörün tamamını kapsayan üyeleriyle ülkemizdeki yeni fikirleri destekleyecek bu tip programlarla iyi bir yere gelineceğine inanıyorum.

Ar-Ge çalışmalarınızı nasıl yürütüyorsunuz?

Ar-Ge çalışmalarımızı modelleme ve simülasyon tabanlı yürütüyoruz. Model tabanlı mühendislik dünyada; havacılık, savunma ve sonrasında otomotivde, karmaşık sistemlere sahip çeşitli endüstrilerde kullanılmaya başlandı. Biz de makinemizi bu prensipleri benimseyerek geliştiriyoruz. Gelişmiş mühendislik yazılımları kullanarak makinemizin dijital ikizini oluşturup simülasyonlar yapıyoruz. Kendi alanlarında önemli yere sahip danışmanlar ile çalışıyoruz. Dijital ikiz; sistem simülasyonu, entegrasyon ve testler gibi pratik amaçlar için makinenin dijital karşılığını oluşturmak oluyor. Yani, prototip makinemizin gerçek zamanlı sanal bir temsili. Model tabanlı sistem mühendisliği, kavramsal tasarım aşamasında başlar ve geliştirme boyunca devam eder. Sistem gereksinimleri, tasarım, analiz ve doğrulama ve sonrasındaki yaşam döngüsü faaliyetlerini destekler. Geleneksel bir geliştirme iş akışında, test ve doğrulama genellikle sürecin sonlarında gerçekleşir, bu da tasarım ve kodlama aşamalarında ortaya çıkan hataların tespit edilmesini ve düzeltilmesini zorlaştırır. Model tabanlı tasarımda geliştirme döngüsü boyunca; test ve doğrulama, modelleme gereksinimleri ile spesifikasyonlarından başlayarak tasarım, kod üretimi ve entegrasyona kadar devam eder. Modelinizde gereksinimleri yazarak bunları tasarıma, testlere ve koda kadar takip edebilirsiniz.

Gelecek dönemlerdeki projelerinizden bahseder misiniz? Modüler Makina’nın bir sonraki adımı ne olacak?

Gelecek için projelerimiz, makinemiz ENOCH’u geliştirme yönünde çalışmalar yürütmek. Makineyi bir kontrolcü yönettiği için yarı otonom- tam otonom yazılımlar ile insansız çalışma alanlarını geliştirme, uzaktan bağlanma, hidrojen gibi yeni ikincil enerji kaynaklarını entegre etmeyi planlıyoruz.

Total
0
Shares
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

ÖNCEKİ HABER

Bauma Fuarı’nı, yaklaşık 500 bin kişi ziyaret etti

SONRAKİ HABER

Borusan Cat’ten yakıt tasarrufunu garanti altına alan kampanya

BENZER HABERLER
Total
0
Share