MOYA Şirketler Grubu bünyesinde faaliyet gösteren ARMOSAN, Türkiye’de ibobulon üretiminde ilk ve tek firma olmasının yanı sıra; güçlü üretim altyapısı, ihracat odaklı stratejileri ve çevreci vizyonuyla Avrupa pazarında liderliğe ilerliyor. MOYA Şirketler Grubu Genel Müdürü Sıraç Koç, “Kalite, hizmet ve marka değeri açısından Türkiye’nin lideriyiz; Avrupa’da ise ilk üçteyiz. İyi ürün, kaliteli hizmet ve mühendislik çözümleriyle büyümeye devam edeceğiz” dedi.
Karayolu, demiryolu, hızlı tren, maden ve HES tünelleri gibi altyapı projelerinde aktif rol alan ARMOSAN, zemin güçlendirme ve çelik konstrüksiyon üretimleriyle sektörde kendine sağlam bir yer edindi. MOYA Tünel Ekipmanları olarak altyapı inşaatlarıyla başladıkları yolculuklarında, üstyapıyı da ekleyerek tüm çelik yapılarda bilinen ve aranan bir marka haline geldiklerini söyleyen MOYA Şirketler Grubu Genel Müdürü ve ARMOSAN Genel Müdürü Sıraç Koç, “Marmaray, Avrasya Tüneli ve Kuzey Marmara Otoyolu gibi prestijli projelerde yer aldık. Bu deneyim, 15 yıl önce ARMOSAN’ın kuruluşunu da beraberinde getirdi. İthal edilen ibobulon ürünlerini (Kendinden delen bulonlama), çelik çekme dikişsiz boru teknolojisiyle Türkiye’de ilk ve tek üreten firma konumundayız. ARMOSAN olarak özellikle son yıllarda madencilik sektöründe artan ibobulon talebine cevap veriyoruz. Bu kapsamda Eti Krom, Eti Bakır, CVK, MNG Orko gibi önemli firmalarla yapılan iş birliklerimiz bulunuyor” dedi.
Ar-Ge ve kalite belgeleri ile uluslararası standartlara uyum sağlanıyor
ARMOSAN 10.000 ton, MOYA ise yıllık 18.000 tonluk toplam çelik işleme kapasitesi ile sektöre yüksek verimli çözümler sunuyor. ARMOSAN bünyesinde yılda 10.000 ton alaşımlı çelik işlenerek 3 milyon metre ibobulon ve 1.5 milyon adet aksesuar üretiliyor. TSEK belgesi sahibi tek yerli üretici olan ARMOSAN’ın, Avrupa kalite belgeleri için 5 yıldır yürüttüğü çalışmalarda sona gelindiğini belirten Sıraç Koç, “Her iki firmamızda 150’ye yakın çalışma arkadaşımızla 7/24 çalışarak şantiyelerin çözüm ortağı oluyoruz. Artık kalite belgelerini dışarıdan değil, kendi iç laboratuvarımızla destekleyeceğiz. Üniversitelerden aldığımız test hizmetlerini kendi bünyemize taşıyarak kalite süreçlerini anlık takip edebileceğiz. Ayrıca dijital dönüşüm yatırımlarıyla makine parkurumuzu yeniliyoruz. Bu sayede üretimde nesnelerin iletişimini sağlayarak süreçleri hızlandıracağız” ifadelerini kullandı.
“Nesnelerin iletişimi sayesinde operasyonel süreçleri hızlandıracağız”
Ürün geliştirmeleri yaparken diğer çalışma alanlarında da faaliyetlerine hız kesmeden devam ettiklerine dikkat çeken Sıraç Koç, “Her yıl artan Ar-Ge çalışmalarımız var. Kullandığımız hammaddelerin dökümü sadece bize özel. Mekanik ve kimyasal değerler uluslararası rakiplerimize göre daha iyi. Daha önce üniversitelerden aldığımız laboratuvar hizmetlerini de kendi bünyemize alıyoruz. Bu sayede tüm kalite süreçlerini anlık takip edeceğiz. Dijital dönüşüm konusunda bu yıl aldığımız yatırım kararını hayata geçirdik. Makine parkurumuzu teknolojik olarak yenileyerek, nesnelerin iletişimi sayesinde veri paylaşımı sağlayacak ve operasyonel süreçleri hızlandıracağız. Ayrıca sosyal medya hesaplarımızı etkin kullanmaya başladık. Bu sayede kendimizi daha basit ve anlaşılır şekilde ifade ediyoruz. Güncel gelişmeleri hedef kitlemize anında ulaştırıyoruz” dedi.
Avrupa pazarında üst sırada yer almak için çalışmalar sürüyor
ARMOSAN, ihracat oranını 5 yılda %15’ten %60’ın üzerine çıkardı. Firma, önümüzdeki 3 yıl içinde bu oranı %80’e çıkarmayı hedefliyor. “Kalite, hizmet ve marka değeri açısından Türkiye’nin lideriyiz, Avrupa’da ise ilk üçteyiz” diyen Sıraç Koç, Avrupa pazarında kalıcı bir konum edinmek için çalıştıklarını belirtiyor.
“Bauma 2025’in ardından gelen talepleri karşılamakta zorlandık”
ARMOSAN, Bauma gibi uluslararası fuarların global iş birlikleri açısından önemli fırsatlar sunduğuna inanıyor. Bu kapsamda açıklamalarını sürdüren Koç, “Bauma 2025’in hemen ardından gelen talepleri karşılamakta zorlandık. Fuarlar kendimizi ölçmemize olanak sağlıyor. Hedefimiz, kaliteden ödün vermeden sürdürülebilir ve sağlıklı iş ortaklıkları kurmak” diyerek, bu platformların katma değerini vurguluyor.
Sürdürülebilirlik hedefleri, yenilenebilir enerji kaynakları ile şekilleniyor
‘Sınırda Karbon Düzenlemesi’ kapsamında çevre dostu üretim anlayışını benimseyen ARMOSAN, karbon ayak izini azaltmak için güneş enerjisine yatırım yapmayı planlıyor. Sıraç Koç, “Tüm dünyanın yeşil ve yenilenebilir enerji konusundaki hassasiyetini çok değerli buluyorum. Doğal enerji kaynaklarını hoyratça kullandığımızı, tahribatını ise geç anladığımızı söyleyebilirim. Aslında 30 yıl önce mezun olmuş ve süreci teknik olarak takip etmiş bir çevre mühendisi olarak geldiğimiz noktayı insanlık açısından çok dramatik buluyorum. Devletlerin kurumsal olarak daha erken önlem alabilecekken kar hırsının kurbanı olduğuna şahit olduk. Ama zararın neresinden dönülürse kardır. Biz tedarik noktasından, üretim sürecine, pazarlama faaliyetlerinden lojistik süreçlerine kadar her aşamayı titizlikle takip ediyoruz. Karbon ayak izini azaltmak için ilk yatırım planımız, yenilenebilir enerji kaynağı olan güneş enerjisine yönelik olacak” diyerek üretimin her aşamasında çevre yönetim danışmanlığıyla süreçleri profesyonelce yönettiklerini ifade ediyor.
“Ülkemizi dünyanın sanayi ve teknoloji merkezi yapabileceğimize inanıyorum”
ARMOSAN olarak önümüzdeki 5 yıl içerisinde Avrupa pazarında marka değeri en yüksek firma olmayı hedeflediklerini vurgulayan Koç, “Biz iyi ürün, kaliteli hizmet ve mühendislik çözümleriyle büyümeye devam edeceğiz. Sektördeki liderlik hedefimize ise marka tercihleriyle iş ortaklarımız karar verecek. Ülkemizi el birliğiyle dünyanın sanayi ve teknoloji merkezi yapabileceğimize inanıyorum” sözlerini kaydetti.
