Türkiye ekonomisinin büyümesinin domino taşlarından olan inşaat sektörü, son yıllarda daralmasına rağmen özellikle istihdamdaki gücünü koruyor. İnşaat sektörünün etkilediği yan sektör sayısı 250’yi bulurken; müşavirlikten demire, betondan mobilyaya kadar uzanan bu sektörlerin istihdam büyüklüğü 6 milyonu aşıyor.
Türkiye’nin dört bir yanında havalimanından tünellere, otoyollardan metrolara kadar onlarca alanda inşaatlar sürerken, yükleniciler tarafından sadece Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı adına gerçekleştirilen projelere ait 2 bin 300 civarında şantiye bulunuyor. Türkiye genelinde belediyeler tarafından da binlerce proje yürütülürken, konut ve iş yeri yapımı inşaat sektörünü sürükleyen ana kollardan birisi olarak öne çıkıyor.

Yan sektörlerle birlikte GSYH’deki payı yüzde 35
İstanbul İnşaatçılar Derneği’nin (İNDER) araştırmasına göre, inşaat sektörü, malzeme sanayisinden mimarlığa, mühendislikten teknik müşavirliğe kadar birçok alanı içinde barındırıyor. İnşaat, demir, alçı, elektrik malzemesi, trafo, kombi, perde, mobilya, cam, parke, plastik boru, çivi, boya gibi 250 civarında yan sektörü doğrudan ve dolaylı olarak ilgilendiriyor. Artan maliyetler, küresel krizin olumsuz etkileri ve salgın nedeniyle zayıflasa da inşaatın GSYH içindeki payı yüzde 4,7 düzeyinde. İnşaat sektörünün doğrudan istihdamı ise 1,8 milyon civarına yükseldi. İnşaatın desteklediği 250 yan sektörle birlikte istihdamı ise 6 milyon kişiyi aşıyor. Bu sektörlerin GSYH içinde yüzde 35’lere varan bir paya sahip olduğu görülüyor.