Türkiye’de her sektörde olduğu gibi inşaat ve onu besleyen yan sektörlerde de dönemsel olarak değişimler görüldüğünü belirten Sintek Group Kurucu Ortağı Onur Atakay, “Pandemi süreciyle durma noktasına gelen inşaat sektörünün tekrar canlanması, artan finansman, kredi destekleriyle ve güven-risk algısının düzeltilmesi, sektörün geleceğini pozitif etkileyecek göstergeler olacak” dedi.
Türkiye’de her sektörde olduğu gibi inşaat ve onu besleyen yan sektörlerde de dönemsel olarak değişimler görüldüğünü belirten Sintek Group Kurucu Ortağı Onur Atakay, “İnşaat, yaklaşık 250 alt kolu besleyen büyük bir sektör. Bu şekilde bakıldığında bu sektördeki yavaşlama ya da duraksamanın ciddi etkileri söz konusu oluyor. Ancak, yılın ikinci yarısında hem maliyetler tarafındaki stabil gidişat hem de finansman desteği ve benzeri uygulamalar sağlanırsa durağan yönde seyreden inşaat sektörünün daha iyi bir dönem geçireceğini söyleyebiliriz” açıklamalarını yaptı.
Birçok dinamik, sektörün ilk 6 ayında etkili oldu
Küresel ve lokal anlamda birçok dinamiğin inşaat sektörünün 2022 yılı ilk 6 ayındaki konumunu belirlediğini belirten Onur Atakay, bu sorunları: küresel ekonomide yaşanan değişimler, üretim maliyetlerinin yüksekliği, hammaddelerin tedariği ve fiyatlarındaki dalgalanmalar ile pandemi ve yanı başımızdaki savaşın etkileri, finansman sıkıntısı, döviz kurlarının yüksekliği, tüketici tarafında kredilendirme ve satın alma yönündeki sıkıntılar şeklinde sıraladı.
Pozitif ve negatif göstergeler sektörün büyümesini etkileyecek
İnşaat sektörünün önümüzdeki dönemini etkileyecek temel sorunların küresel ve yerel ekonomide yaşanan ekonomik dalgalanmalar, enflasyon, inşaat maliyetlerinin yüksekliği ve kredilendirmeden kaynaklanacağını belirten Onur Atakay: “Maliyet artışları nedeniyle sermaye sıkıntısına yaşayan şirketler, geçmiş dönemlere göre daha az üretim yapacaklarından, sektörün 2022’nin ikinci yarısında da gerilemesi söz konusu olabilir. Diğer yandan pandemi süreciyle durma noktasına gelen talebin tekrar canlanması, finansman ve kredi destekleri, istihdamda yaratılacak yeni alanlar, yatırımcıların olası potansiyelleri değerlendirme gücü ve güven-risk algısının düzeltilmesi, sektörün geleceğini pozitif etkileyecek göstergeler olacak” dedi.
Maliyetlerin artışı anahtar teslim projeleri de etkiliyor
Onur Atakay, Türkiye’de hem iç pazarı canlandıracak hem de uluslararası alanda firmaların daha güçlü hale gelmesini sağlayacak anahtar teslim projelerini de değerlendirdi. Atakay, “Projelerin finansman yapısının çok iyi kurulması, orta ve uzun vadeli planlanmanın oluşturulması, yatırım ve inşa sürelerinin uzun zamana yayılması, bu tür projelerin kısa süreli dalgalanmalardan çok daha az etkileneceğini gösteriyor. Projelerin tasarım, projelendirme, inşa, üretim gibi tüm süreçlerinin uzun vadeli olarak planlanması temel bir avantaj olarak öne çıkıyor.”
Avrupa’da ve Afrika’da önemli fırsatlar söz konusu
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin etkili bir şekilde uygulamaya başlamasıyla Avrupa kıtasında çok önemli fırsatların ortaya çıktığına dikkat çeken Atakay, “Özellikle ABD Hükümeti’nin planladığı 2,3 trilyon dolarlık altyapı modernizasyon paketi ile inşaat sektörü ve dolayısıyla ana müşterilerimiz olan çimento üreticileri yatırım kararları almaya başladı. Tüm bu dinamikleri dikkate alarak Avrupa’daki operasyonlarımızı Amsterdam merkezli kuruluşumuz Sintek BV adıyla yürütüyoruz. Avrupa pazarındaki potansiyel müşterilerimize, Çin ve Avrupalı rakipleri karşısında anahtar teslimi projelerin yanı sıra proje geliştirme, mühendislik ve danışmanlık alanlarında hizmet sunacağız. Öncelikli pazarımız Avrupa olmakla beraber, ABD ve Afrika lokasyonları için de Hollanda ofisimizden hizmet vereceğiz” açıklamalarını yaptı.
